İnsanlık İçin Büyük Dönüm Noktası

İngilizce konuşulan orjininal vahyi dinleyin:

İndirin (indirmek için sağa tıklayın)

Tanrının Elçisine Vahiy edildiği üzere üzere
Marshall Vian Summers
31 Aralık 2019 tarihinde
Boulder, CO’da

Bu kayıt hakkında


Bu ses kaydında duyduğunuz Melekler Meclisinin Marshall Vian Summers vasıtasıyla konuşmasıdır.

Burada, kelimelerin ötesinde var olan, Tanrı’nın orjinal iletişimi, dünyayı gözeten Melekler Meclisi tarafından insan diline ve anlayışına çevrilmiştir. Melekler Meclisi daha sonra Tanrı’nın mesajını Elçi aracılığıyla iletir.

Bu harikulade süreçte Vahyin Sesi tekrar konuşuyor. Kelime ve Ses dünyada. Tarihte ilk kez sizin ve dünyanın tecrübe edebilmesi için sözlü vahyin özgün kayıtları mevcut.

Vahiy armağanını alanlardan olasınız ve O’nun benzersiz Mesajı’nı kendinize ve hayatınıza kabul edecek kadar açık olasınız.



Okuyucuya not:
Bu çeviri, orijinal İngilizce metni çevirmek için gönüllü olan Yeni Mesaj öğrencileri tarafından Derneğe sağlanmıştır. Bu çeviriyi, insanların bu yeni formda kendi dillerinde bir araya getirme şansı bulabilmeleri için bu ilk haliyle dünyaya sunuyoruz.

Bu büyük dönüm noktasında, dünyada büyük bir değişimin eşiğinde duruyorsunuz, henüz farkına varmadığınız kadar büyük, insanlık tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar büyük bir değişim.

Çünkü zeki yaşamla dolu bir evrenin eşiğinde duruyorsunuz. Bu evrenden bir Müdahale başladı. Ve yeni bir dünya gerçekliğiyle karşı karşıyasınız, çünkü insanlık dünyayı pek çok yönden değiştirdi ve şimdi o, henüz kontrol edemeyeceğiniz veya tahmin edemeyeceğiniz şekillerde kendi kendine değişiyor.

Bu büyük dönüm noktasında, Cennet dünyaya Muhammed’in günlerinden bu yana dünyaya verilmiş olan hiçbir şeye benzemeyen yeni bir Vahiy göndermiştir. Çünkü bu Vahiyler yalnızca büyük dönüm noktalarında verilir ve insanlığı yüceltmek, onu gelişiminin bir sonraki büyük aşamasına hazırlamak için büyük bir ihtiyaca ve büyük bir fırsata verilen bir yanıtı temsil eder.

Duyarlı olanlar, bakanlar, dinleyenler bu gücün inşasını, bu yaşam hareketini, bu büyük değişimi hissedebilirler. Ve belki de harekete geçmişlerdir, çünkü Tanrı insanları bu zamanlara, Vahiy’in büyük zamanlarına hazırlanmaları için harekete geçirmektedir.

Çünkü – önceki Vahiylerin tam olarak ya da yeterli bir şekilde ele alamayacağı kadar büyük, bunun olabileceğine dair tüm inkar ve inanca rağmen Tanrı’nın tekrar konuşması gerekecek kadar büyük büyük bir ihtiyaç olmasaydı – Tanrı neden dünyaya tekrar konuşsun ki? Ancak Tanrı’nın ne zaman konuşacağını yalnızca Tanrı bilir ve hiç kimse bunun olamayacağını ilan etme yetkisine sahip değildir.

Bu büyük çevresel değişim dünyanın çehresini değiştirmeye başladıkça, insanlık bu dünyayı kendi amaçları için kullanmak isteyen dünyanın ötesindekilerin dünyada artan varlığıyla karşı karşıya kaldıkça, önümüzdeki on yıl insanlık için büyük bir dönüm noktası olacaktır. Onlar sizi yok etmek için değil, sizi dünyanın kaynaklarının bir parçası olarak görerek kullanmak için buradalar.

Bu büyük dönüm noktasını hisseden bazı insanlar bunun bir son olduğunu, insanlığın sonu olduğunu, zamanın sonu olduğunu ya da insan uygarlığının sonu olduğunu düşüneceklerdir. Bazıları ise bunun görkemli bir başlangıç, insanlık için aydınlanmanın, birliğin ve ruhaniliğin yeni bir çağı olduğunu düşünecek.

Ama kim Tanrı’nın her insanın içine yerleştirdiği İlmin cesareti ve gücüyle gerçekle yüzleşebilir? Yine de bu İlim çok az kişi dışında dünyada bilinmemektedir.

Bu yüzden [insanlar] yanıt vermekte başarısız oluyorlar. Hazırlık yapmakta başarısız oluyorlar. Dünyanın büyüyen işaretlerini fark etmekte başarısız oluyorlar. Ya yoksulluk, dini ya da siyasi baskının olduğu kendi uluslarında ezilmeye devam ediyorlar ya da kendi kişisel meşguliyetlerine, arzularına ve zorluklarına gömülüp hayatlarının hesaplayamayacakları şekilde değişmek üzere olduğunun farkında olmadan gaflet içinde kalıyorlar.

Bu büyük değişimi hisseden ama onunla yüzleşmekten korkanlar da var. Bu yüzden yüz çevirirler ya da ona bir anlam ve anlayış vermeye, onu arzularına ve dünya anlayışlarına dahil etmeye çalışırlar, oysa büyük değişim aslında onların bu konudaki yeteneklerinin çok ötesinde bir şeydir.

Birçok insan bu zamanda barış ve sükûnet için dua eder. Hatta bazıları aydınlanma dedikleri şeyi ararlar ama bu gelmekte olan şeye hazırlık değildir. Yaklaşmakta olan şey büyük bir mücadele, bir çile, zorlu bir yoldur.

Çünkü Tanrı ancak bu durum tüm insanlık ailesi için geçerli olsaydı yeniden konuşurdu. Yüzyıllar boyunca insan etiğini ve ahlakını yükseltmek için yeterince şey sağlanmış olsa da, bunlar günümüz dünyasında büyük ölçüde ihmal edilmekte ya da bunlardan kaçınılmaktadır.

Bu büyük bir tehlike, büyük bir zorluk ama aynı zamanda büyük bir fırsat olmalı. Parçalanmış, kendisiyle kavgalı, intikam ve öfkeyle dolu, başkalarını fethetme ihtiyacı ya da arzusu içinde olan bir insanlığı ne birleştirebilir? Bugün dünyada çok yaygın görünen ve her geçen gün daha da kötüleşen bu durumun üstesinden ne gelebilir ki? Burada yaşayan herkes için büyük bir meydan okuma, herkesi etkileyecek bir meydan okuma, kaçışı olmayan bir meydan okuma değil de nedir? Yapılacak tek şey, bu büyük koşulların üstesinden gelmek için hazırlanmak ve ayağa kalkmaktır.

Bu, inzivaya çekilip kendi ruhani anlayışınız üzerinde çalışma ya da dünyadan kaçıp bir yerlere saklanma ya da her şeyin bittiğini veya her şeyin yeni başladığını düşünme zamanı değildir. Bu bir devam zamanıdır, çünkü insanlık özellikle son birkaç yüzyılda dünyayı pek çok yönden etkilemiş, pek çok yönden bozmuş ve dünyayı aşırı derecede sömürmüştür.

Dışarıdan Müdahale’yi getiren şey budur, çünkü bu dünya çok uzun zamandır izleyen başkaları tarafından değerlidir. Kendilerini gizlice buraya yerleştirmeye çalışıyorlar. Askeri değiller, bu yüzden büyük bir güç gösterileri yok, ama çok ikna ediciler. Ve insanların kafalarının karıştığı, korktukları, endişelendikleri ya da artan bir kaygıyla yaşadıkları bu gibi zamanlarda, bu ikna çok güçlü olabilir – insan zihnini dönüştürmek, insanları kendi kurumlarına ve liderlerine karşı çevirmek, insanları Müdahalenin kendisine çevirmek.

Neler olup bittiğini ve nelerin gelmekte olduğunu anlayabilmek için, belki de mümkün olduğunu düşündüğünüzü bile aşan bazı şeylerle yüzleşme cesaretine sahip olmalısınız. Yanıt verebilmelisiniz. Sorumluluk sahibi olmalısınız.

Tanrı’nın dünyaya yönelik Yeni Vahyi, kendi içinizde ve başkalarıyla olan ilişkilerinizde bilmeniz ve yapmanız gereken her şeyi sağlamaktadır. Çünkü bu bireysel düzeyde gerçekleşmelidir. Bütün uluslar henüz hazırlanamaz. Her şey bireylerle, bireysel ve birlikte hazırlanmakla başlar.

Ama bunu nasıl yapacağımızı kim bilebilir? Hiç kimse evrendeki yaşama gerçekte olduğu gibi nasıl hazırlanacağını bilmiyor. Kimse orada ne olduğunu bile bilmiyor. Filmleriniz ve kurgularınız size bu konuda gerçek bir fikir veremez.

Sizi yeni bir dünya gerçekliğine kim hazırlayabilir? Birkaç çözümünüz var ama çok daha fazlasına ihtiyacınız olacak. Fırtına gelmeden çok önce bir sığınak inşa etme cesareti kimde var? Sular yükselmeden ve topraklar kurumadan önce bugün yapılması gerekenleri yapacak öngörüye kim sahip? Bu güç içinizde var ama henüz bunu bilmiyorsunuz.
Sizi dünyaya gelmekte olan büyük değişime, insan uygarlığını iyi ya da kötü yönde değiştirecek olan büyük değişime hazırlamak için buradayız – bu andan itibaren kalıcı olarak, sanki her şeyi değiştiren görünmez bir çizgiyi geçmişsiniz gibidir.

Kendinizi buna hazırlayamazsınız. İnsanlar bunu önemli ölçüde görüp hissedebilseler bile, bunun ne olduğu, ne anlama geldiği, nasıl gerçekleşeceği ve ne yapılması gerektiği konusunda anlaşmazlık içinde olacaklardır.

Evrendeki daha büyük bir yaşam topluluğuna girişinizle ilgili olarak, Dünya’da hiç kimse buna nasıl hazırlanacağını bilemez. Bunu yalnızca Tanrı sağlayabilir. Uzayın size yakın bölgelerinde yaşayan ve özgür olan birkaç ırk size yardım etmede önemli bir rol oynamıştır, ancak onlar size müdahale etmeyecektir. Sadece bilgeliklerini sizinle paylaşabilirler ki bunu da yaptılar.

Bu, benlik takıntısının dışında büyük bir çağrıdır; tatminin gerçekten elde edilemediği bir dünyada kendinizi tatmin etmeye çalışmanın dışında büyük bir çağrıdır; kafa karışıklığının ve kendinizi inkârınızın dışında bir çağrıdır; insan çatışmasının, insan iradesinin ve insan tahakkümünün dışında bir çağrıdır.

Başlamak için bile, bugün burada sözünü ettiğimiz ve Tanrı’nın dünya için Yeni Vahyi boyunca sözünü ettiğimiz gerçekle yüzleşmelisiniz. Bu sizin düşündüğünüz gibi değil. Ve eğer bununla yüzleşirseniz, kendinizi bunalmış ve umutsuz hissedebilirsiniz, ancak Tanrı zaten içinize umudu, içinize gücü, içinize kuvveti koymuştur – içinizin derinliklerine.

Aklınız ne yapacağınızı göremeyecek ve bilemeyecek kadar küçük, çok zayıf, çok meşgul ve dünya tarafından şartlandırılmış durumda. Tanrı’dan bir Vahye ihtiyacınız var. Ve size verilen de budur.

Kim bununla yüzleşecek ve kabul edecek alçakgönüllülüğe ve dürüstlüğe sahip? Burada kimin cesur olup kimin olmadığını, kimin alçakgönüllü olup kimin olmadığını, kimin yanıt verip kimin vermediğini, kimin geleceğe açık olup kimin olmadığını, kimin hayattaki konumuna ve ideolojisine yaptığı yatırımdan yeni, büyük ve güçlü bir şeyle yüzleşecek kadar özgür olduğunu göreceksiniz.

Bunu büyük bir sınav olarak görebilirsiniz ve kesinlikle sizi sınayacaktır. Ancak karşı karşıya olduğunuz şey gerçekliktir ve dünyayı yanlış kullanmanızın bir sonucudur; zeki bir yaşam evreniyle yüzleşip yüzleşmemenizin bir sonucudur; doğadan ve gerçekliğin en güçlü ve eksiksiz tezahüründen kopmuş olmanızın bir sonucudur.

Ne yapacağınızı bilmediğinizi söyleyecek kadar dürüst olmalısınız. Bir plan yapamayacağınızı söyleyecek kadar dürüst olmalısınız. Fikirlerinizin bunun için çok küçük olduğunu söyleyecek kadar dürüst olmalısınız.

Ama burada olmak sizin kaderiniz. Bu zamanlarda burada olmak, bugün burada sözünü ettiğimiz bu büyük şeylerle yüzleşmek üzere dünyaya gönderildiniz. Gönderilmiş olan ve bunu bilen parçanız zihninizin yüzeyinin altında bulunuyor. İçinizde daha derinlere inebilirseniz bunu görme ve bilme yeteneğine sahipsiniz.

Sizi harekete geçirecek olan şey aciliyettir. Başlangıçta korkabilirsiniz, ancak bunun ötesinde sizi ileriye taşıyacak olan İlim olacaktır, çünkü o korkusuzdur. O ebedidir. O, sizin ebedi olan ve hala Kaynağına bağlı olan parçanızdır. O sizi hayatta tutmak, korumak ve dünyaya vermek üzere gönderildiğiniz şeyi verebilmeniz, bu yaşamda sizi tatmin edecek ve burada bulunmanızı haklı çıkaracak küçük ama önemli rolünüzü oynayabilmeniz için size rehberlik etmek ister.

Yaklaşmakta olan gerçekle yüzleşene kadar yanıt vermeyeceksiniz. Bu gerçek şu anda düşünebileceğinizden çok daha büyüktür. Ancak kapsamı ve gücü hakkında bir fikir sahibi olabilmeniz için size bazı resimler çizebiliriz.

Dünyanın büyük bölümleri yaşanmaz hale gelecek, buralarda zaten çok büyük nüfuslar yaşıyor. Ne yapacaklar? Nereye gidecekler? Onları kendi uluslarına kim kabul edecek?

Dünya daha kuru, daha sıcak ve gezinmesi zor bir yer haline geldikçe gelecekte gıda üretiminde büyük kayıplar yaşanacaktır.

Hayatınızda önemli olan her şey, refahınız ve bu yeni dünya gerçekliğinde yapıcı bir fark yaratma yeteneğiniz için çok temel şeylere inecektir.

Denizler yükselecek. Topraklar kuruyacak. Bütün şehirler terk edilmek zorunda kalacak. Tüm kıyı şeridi terk edilmek zorunda kalacak. Gelecek bir yüzyılda değil, bu yüzyılda. Yarın değil, ama yakında.

Bu gerçekleşmek üzereyken buna hazırlanmazsınız, çünkü artık çok geçtir. Yakalanmak üzereyken karşılık vermezsiniz, çünkü artık çok geçtir. Evinizi kumun üzerine, bir volkanın yanına ya da bir nehrin yanına inşa etmezsiniz, çünkü o zaman çok geç olur.

Eğer dikkat ederseniz, dünyanın işaretleri her gün size geliyor. Pes etmemeli, korkuya, inkâra ya da zayıflığa teslim olmamalısınız. Sizi güçlü kılacak olan budur.

İnsanlığı birleştirecek olan şey budur – kimsenin beklemediği, kimsenin istemediği, kimsenin mümkün olduğuna inanmadığı, çoğu insanın şimdiye kadar deneyimlediği hiçbir şeye benzemeyen, açıklanamaz ve yeni görünen şey – durmayan bir gezegensel acil durum.

Şikayet edebilirsiniz. Tanrı’ya kızgın olabilirsiniz. Başka bir ulusu, hükümetinizi ya da anne babanızı suçlayabilirsiniz. Ama siz dünyaya şu anda burada olmak için gönderildiniz. Üzerinde sizin adınız yazıyor. Gerçekte yapmak ve karşılık vermek için burada olduğunuz şey budur.

Rolünüz çok özel olsa da, katılımınız çok sınırlı olsa da, bugün burada sözünü ettiğimiz bu daha büyük gerçeklik içinde olmalıdır.

İleriyi düşünmek zorundasınız. Korkunuzun, tercihlerinizin, kararsızlığınızın, bıkkın görüşlerinizin, başkalarını kınamanızın, şüpheciliğinizin, yaşam ve kendiniz hakkındaki saçma fikirlerinizin üstesinden gelmelisiniz.

İnsanlara hizmet etmelisiniz. Kendinizi kabul etmek zorundasınız. Gerçekten önemli olan her şeyi yapmak zorundasınız; bunu kolay olduğu ya da sizi mutlu ettiği için değil, gerekli olduğu için yapmalısınız.

Tanrı alarm veriyor. Bu sadece bir grup için değildir. Sadece bir ulus için de değil. Tüm dünya içindir.

Saklanacak hiçbir yer yok. Kaçacak hiçbir yer yok. Değişimin Büyük Dalgaları tarafından ele geçirilmeyecek ya da bugün dünyada dışarıdan gelen güçler tarafından gerçekleştirilen Müdahalenin tehlikesini hissetmeyecek hiçbir yer yok.

Rüyalarınızdan uyanmalısınız. Zayıflığınızdan, acınası tavırlarınızdan ve başkalarına karşı düşmanlığınızdan kurtulmalısınız.

Tek bir büyük lider gelip insanlığı kurtarmayacak ve sizi bu büyük krizden çıkarmayacak. Bu, birlikte uyum içinde çalışan pek çok insanın çabalarıyla olacaktır.

Tanrı size neyin gelmekte olduğunu ve kendi yaşamınızda ve başkalarıyla ilişkilerinizde hazırlanmak için ne yapmanız gerektiğini göstermek üzere Vahiy’i vermiştir. Ancak bunun ötesinde, büyük bir insan icadı olmalıdır. Büyük insan çabası olmalıdır. Büyük insani harcamalar yapılmalıdır. Buna hazırlanmak için dünyadaki tüm servet gerekecektir.

Diğer türlü hayal kırıklıklarıyla, yanlış anlamalarla dolu, gerçek bir yönü ve anlamı olmayan, gelişigüzel ve anlamsız bir yaşam sürecek olan sizler için mükemmeldir. Bir şeyden bir şeye, bir kişiden bir kişiye dolaşır, aradığınız her neyse onu arar ama yine de çoğunlukla etrafınızdaki önemli şeylerden koparsınız.

Şu anda yanıt verenler var ama sayıları çok az. Şu anda uyanmakta olanlar var ama sayıları çok az. Bu, yanıt verebilecek herkes için bir Çağrıdır. Yanıt veremeyenler ise yeni bir dünya gerçekliğinde yaşamanın sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalacaklardır.

Eğer insanlık yeterince yanıt veremezse, eğer yeterince insan yanıt veremezse, o zaman insanlık ailesi, aranızda ve hatta içinizde, bazı insanlar arasında şimdiden nifak tohumları eken başka güçlerin egemenliğine girecektir. Bu, insanlık gaflet içindeyken, insanlık sorumsuzken, insanlık kendi çatışmalarına ve saçma arayışlarına saplanmışken müdahale etmek için onların yakaladıkları büyük fırsattır.

Çorak gezegenlerden oluşan bir evrende bu dünyanın ne kadar değerli olduğunun farkında değilsiniz. Neyle karşı karşıya olduğunuzun farkında değilsiniz. Dolayısıyla bunları size yalnızca Tanrı açıklayabilir. Eğer bunu kabul edemezseniz, o zaman bu dünyada kaybolursunuz – karışıklık içinde kaybolur, sancı içinde kaybolur, düşmanlık ve isyan içinde kaybolursunuz.

Siyasi hükümetleriniz şimdiden başarısızlığa uğruyor, parçalanıyor, uluslarınız ülkelerine liderlik etmeye çalışan aşırılık yanlıları arasında bölünüyor, ulusların bugün burada sözünü ettiğimiz şeyin sonuçlarıyla başa çıkabilmek için pratikte ve temelde birleşmeleri gerektiğini fark etmiyorlar. Parçalanmak yerine birleşmelisiniz – bunu yapmak iyi bir şey olduğu için değil, yapılacak tek şey olduğu için yapmalısınız.

“Bu çok fazla” diyenler. Bu çok aşırı. Bu gerçekleşemez. İşler böyle sonuçlanmayacak!” Bunlar yanıt vermek için çok zayıf olan insanlardır. Kendi önceliklerine ve takıntılarına çok bağlıdırlar. Dünyanın işaretleri her geçen gün onlara sunulsa da, böyle bir şeyle yüzleşecek içsel güce sahip değiller.

Bu insanlığın evrimidir. Evrimin içinde acı verici eşikler vardır. Dünya bugünkü cennet haline sadece zarif bir değişimle gelmedi, sarsıcı bir değişimle geldi – büyük yok oluşlar, büyük iklim değişiklikleri, sarsıntılar, yanmalar. İşte evrim budur. Bu, izlediğiniz ve her seferinde sizi memnun eden basit bir yol değildir. Dünyaya büyük bir evrimin yaşandığı bir zamanda geldiniz. Başarısız olursanız, bugün hayal edebileceğinizin ötesinde yabancı güçler tarafından yönetilir ve baskı altına alınırsınız.

Eğer ayağa kalkar ve birleşirseniz, insanlık güçlü bir ırk, bağımsız bir ırk haline gelecektir, öyle ki bu bağımsızlık korunabilecek ve muhafaza edilebilecektir. Bunun neden böyle olduğunu ve gerçekte ne anlama geldiğini yalnızca Yeni Mesaj açıklamaktadır.

Bunları asla bilemezsiniz. Dünyanızda kimlerin olduğunu ve onlara neyin güç verdiğini, zayıflıklarının neler olduğunu, nereden geldiklerini, neden burada olduklarını ya da nasıl çalıştıklarını asla bilemezsiniz. Hayali bir bakış açısına, tercihli bir bakış açısına sahip olursunuz. “Oh, bu bizim yararımıza olmalı. Bize teknoloji armağanları getirecekler. Dünya’daki sorunlarımızı çözmemize yardımcı olacaklar. Dostlarımız olacaklar. Kurtarıcılarımız olacaklar.” Ne kadar aptalca. Trajik bir durum. Tahmin edilebilir, evet, ama yine de trajik.

Neyle karşı karşıya olduğunuz ya da buna yanıt vermek için taşıdığınız güç hakkında hiçbir fikriniz yok. Kendi zayıflığınıza ya da başkalarının zayıflığına inanmayın; çünkü kendi gücünüze inanmalısınız. Bunun için uyanmalısınız. Ayık olun. Gerçekçi olun. Duyarlı olun. Yapıcı olun. Dünyanın gidişatı hakkında bir avuç mızmız bebek gibi davranamazsınız. Bunun ne size ne de başkasına bir faydası olur.

Sizinle böyle konuşmak zorundayım çünkü geç kalındı ve insanlık yeterince tepki vermiyor. Sizinle böyle konuşmak zorundayım çünkü kim olduğunuzu bilmeseniz de kim olduğunuza saygı duyuyorum. Dünyada başıboş dolaşan biri olduğunuzu sanıyorsunuz ama siz bu dünyanın ve insanlığın geleceği için büyük önem taşıyan bir konuda rol oynamak üzere buraya gönderilmiş birisiniz.

Bunun ne anlama geldiğini henüz bilmiyorsunuz. Bunun neye benzeyeceğini henüz bilmiyorsunuz, tabii ki bilmiyorsunuz. Bu yolculuğa daha yeni başladınız. Sizi nereye götüreceğini, neye benzeyeceğini nasıl bilebilirsiniz?

Etrafınızdaki insanların bunu inkâr ettiğini, bununla dalga geçtiğini, saçma olduğunu düşündüğünü, başka bir şeye benzediğini düşündüğünü, şiddetle karşı çıktığını ya da büyük bir azize veya kurtarıcıya inanmanız gerektiğini ve tek yapmanız gerekenin bu olduğunu söylediğini göreceksiniz.

Bu insanlığın zayıflığıdır. Müdahale’nin güvendiği şey budur. Sizin zayıf, bölünmüş ve zavallı olduğunuzu düşünüyor. Size ihtiyacı var çünkü bu dünyada yaşayamaz. Size hiç saygı duymuyor. Yapabilirse sizi baştan çıkaracaktır. Sizi baştan çıkaramazsa cesaretinizi kıracaktır. Onun gücü budur. Kullandığı şey budur.

Önümüzdeki on yıl, çalkantılı bir değişim on yılı, evrimin, evrimsel değişimin, sadece kişisel değişimin değil, sadece siyasi değişimin değil, evrimsel değişimin, başarılı ya da başarısız, sonucun herkes için değiştiği, insanlık tarihinde belki de en önemli zamanın yaşandığı bir on yıl olacak.

Diğer uluslar başaramazken bir ulus başarılı olamaz. Şu anda karşı karşıya olduğunuz büyük sorunların üstesinden gelmeye başlamak için bir tür işlevsel biçimde birleşmeniz gerekecektir. Bunu yapmadığınız takdirde vakit çok geç olacak ve felaket büyüyecektir.

Bunun neye benzeyeceğini size söylemeyeceğiz çünkü henüz bunu duyacak güce sahip değilsiniz. Ancak size sunduğumuz şey, bu büyük ikilemden çıkış yoludur; birileri gelip sizi kurtaracağı için değil, yabancı bir güç gelip sizi kurtaracağı için değil – yabancı güç sizin sorununuzdur, çözümünüz değil – büyük bir aziz ya da bilge gelip insanlığı içinde bulunduğu büyük çıkmazdan kurtaracağı için değil. Bu, dünyanın dört bir yanındaki insanların yanıt vermesi için bir Çağrıdır.

Herhangi bir dinden, herhangi bir milletten, herhangi bir kültürden, hayattaki herhangi bir konumdan, erkek ya da kadın, çocuk ya da genç olun, bu çok uzaklara ve geniş bir alana yayılacak bir Çağrıdır. Kim onu uzaklara ve genişlere götürecek? Bu büyük dönüm noktasında onu buraya getirmek üzere Melek Meclisi tarafından dünyaya gönderilen Elçiyi kim onurlandıracak?

Bugün burada size gerçeklerle yüzleşme fırsatı veriyoruz. Tartışın. İnkar edin. Öyle değilmiş gibi davranırsanız başarısız olursunuz.

Peki aranızda kim başarılı olacak? Aranızda kim yanıt verecek? Aranızdan kim kavrayışınızın ötesinde ve alıştığınızın ötesinde bir dünyayla yüzleşmek için kendisinin oluşturmadığı bir hazırlık yoluna girecek?

Önümüzdeki on yıl çok belirleyici olacak. Tamamen belirleyici olmayacak ama çok belirleyici olacak. Yönünüzde çok az bir değişiklik yaparak mevcut yöntemlerinizle devam ederseniz, bu dünyanın halkları üzerindeki sonuçları bugün olduğundan çok daha büyük olacak, o kadar büyük olacak ki, zengin ülkelerde bile uluslar kendi nüfuslarının zorluklarıyla başa çıkamayacaklar.

Başlangıçta korkacaksınız. Bunu anlıyoruz. Bu doğaldır; normaldir. Sizden her şeyi bilen ve her şeye gücü yeten biri olmanızı beklemiyoruz ama sizden sorumluluk sahibi olmanızı istiyoruz. Korkunuzun ötesine geçmeniz gerekecek ve eğer ilerlerseniz bunu yapacaksınız.

Tanrı, içinizdeki İlmin gücüyle etkileşime geçmeniz için bir hazırlık gönderdi; – Tanrı’dan gönderilen bir hazırlık, bu hazırlık, mümkün olan en basit terimlerle, ancak hayal edebileceğiniz en büyük derinlikle tüm dünyaya tercüme edilebilecek şekilde sunuldu. Bu daha önce dünyada hiç olmamıştı.
Hazırlıklar yapıldı ve icat edildi, ama doğrudan Tanrı’dan gelen bir şey? Dünya ve insanlık büyük bir tehlike altında olmasaydı Tanrı yanıt vermezdi.

Başka hiçbir şey sizi güçlü yapamaz. Başka hiçbir şey sizi bütün yapamaz. Başka hiçbir şey sizi yetkin kılamaz. Başka hiçbir şey sizi anlamlı ilişkiler içine sokamaz. Başka hiçbir şey sizi başkalarıyla birleştiremez ve halklar, uluslar, kültürler ve dinler arasındaki Ayrılığın yaralarını iyileştiremez; ancak bugün burada sözünü ettiğimiz şeylerle yüzleşmek ve Tanrı’nın bu dünya için hazırladığı bir sonraki büyük adım olan ve en derin ihtiyaç ve zorlukların yaşandığı bir zamanda verilen Vahyi almak sizi güçlü kılacaktır.

Elçi daha önce de yaptığı gibi çıkıp bunları anlatacak. Kalbinize hitap edecek, ama aynı zamanda gücünüze de hitap edecek. Tanrı’da hiçbir kınama, hiçbir cehennem ve lanet olmadığını, çünkü bunun bir insan yaratımı olduğunu size temin edecektir.

Ama siz cehennemi bir durumda yaşıyorsunuz ve Tanrı’nın Planı sizi bu durumdan kurtarmaktır; size dünyada yapacak önemli şeyler vermektir – sadece o anda kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacak şeyler değil, ihtiyaç duyulan şeyler; gerçek bir fark yaratacak şeylerdir.

Tanrı’ya inansanız da inanmasanız da, dindar olsanız da olmasanız da, hepsi aynıdır. Bu bir eylem çağrısıdır. Bugün burada sözünü ettiğimiz şeye yanıt veremezseniz hiçbir din sizi kurtaramaz.

Lütuf sizinle birlikte ama siz kutsanmış olduğunuzu bilmiyorsunuz. Sıkıntılısınız ama sizi gerçekten neyin rahatsız ettiğini bilmiyorsunuz. Kafanız karışık çünkü nerede durduğunuzu, nerede olduğunuzu ve ufkun ötesinden neyin geldiğini bilmiyorsunuz.

Sabırlı olmalısınız. Azimli olmalısınız. Bu sadece bir hafta sonu ya da bir yıl içinde düzeltebileceğiniz bir şey değildir. Bunu yapmak hayatınızın geri kalanını alacak. Ama yeni bir dünya gerçekliğinde yaşamınızla başka ne yapardınız?

Bu yeni dünya gerçekliğinde çok az lüks olacak ama büyük ihtiyaçlar, büyük anlamlar, büyük amaçlar ve büyük katkılar olacak. İnsanlığı, özgürlüğün nadir olduğu evrende güçlü ve özgür bir ırk haline getirecek olan da budur.

Size bunu veriyoruz ve ne demek istediğimizi ve ne söylediğimizi keşfetmeye davet ediyoruz. Çekingen davranmayın. Gerçeği zaten bildiğinizi düşünmeyin, çünkü bildikleriniz Tanrı’nın Vahyi karşısında hiçbir şey ifade etmez. Fikirlerinizin, inançlarınızın, kanaatlerinizin, güçlü görüşlerinizin dayanacağı hiçbir şey yoktur, ancak içinizde söylediklerimize yanıt verecek daha derin bir Zeka vardır, eğer içinizde bunun olmasına izin verecek kadar özgürseniz.

Bu bir dönüm noktasıdır. Kolay değil. Rahat değildir. Başlangıçta güven verici değildir, ancak insanlık daha önce sayısız kez büyük ihtiyaç, büyük sıkıntı, büyük çatışma zamanlarında büyük durumlara yükselmiştir.

Dolayısıyla bugün burada bahsettiğimiz şey sizin tarafınızdan bilinmektedir. Bu sizin kültürlerinizde var. Tarihinizde var. Kanınızda var.
Sizler zayıf ve kırılgan insanlar değilsiniz, ancak lüksünüz ve kendinize düşkünlüğünüz nedeniyle zayıf düştünüz; kişisel istekleriniz ve hırslarınız yüzünden dikkatiniz dağıldı ve kafanız karıştı.

Büyük dönem kapınızda ve buna karşılık vermelisiniz. Eğer karşılık verebilirseniz, bu eşsiz değerde bir armağandır. Kendiniz için yapamadığınız her şeyi sizin için yapacaktır. Yeterli sayıda insan yanıt verebilirse, dünya için yapılması gereken her şeyi yapacaktır.

Cennet bekler ve kimin yanıt verebileceğini görmek için izler. Burada kınama yoktur. Sadece teşvik vardır. Ancak olup bitenler karşısında büyük bir ciddiyet, büyük bir ihtiyaç ve büyük bir aciliyet söz konusudur.

Büyük değişim üzerinizde. Hazırlanma zamanıdır. Hazırlık burada, Tanrı’nın Lütfu ve Tanrı’nın tüm Melekleri, savunucuları ve dünyadaki gerçek hizmetkârları aracılığıyla verilmektedir.