Yeni Tanrı Vahyi


İngilizce konuşulan orjininal vahyi dinleyin:

İndirin (indirmek için sağa tıklayın)

Tanrı’nın Elçisi Marshall Vian Summers’a
12 Şubat 2009’da
Boulder, Colorado, ABD’de
Vahiy edildiği şekilde

Bu kayıt hakkında


Bu ses kaydında duyduğunuz Melekler Meclisinin Marshall Vian Summers vasıtasıyla konuşmasıdır.

Burada, kelimelerin ötesinde var olan, Tanrı’nın orjinal iletişimi, dünyayı gözeten Melekler Meclisi tarafından insan diline ve anlayışına çevrilmiştir. Melekler Meclisi daha sonra Tanrı’nın mesajını Elçi aracılığıyla iletir.

Bu harikulade süreçte Vahyin Sesi tekrar konuşuyor. Kelime ve Ses dünyada. Tarihte ilk kez sizin ve dünyanın tecrübe edebilmesi için sözlü vahyin özgün kayıtları mevcut.

Vahiy armağanını alanlardan olasınız ve O’nun benzersiz Mesajı’nı kendinize ve hayatınıza kabul edecek kadar açık olasınız.




Okuyucuya not:
Bu çeviri, orijinal İngilizce metni çevirmek için gönüllü olan Yeni Mesaj öğrencileri tarafından Derneğe sağlanmıştır. Bu çeviriyi, insanların bu yeni formda kendi dillerinde bir araya getirme şansı bulabilmeleri için bu ilk haliyle dünyaya sunuyoruz.

Tanrı hakkında Yeni bir Vahiy var, Tanrı’yı insanlığın kadim tarihinden, çatışmalardan, fantezilerden ve insanlığın yanlış anlaşılmasından çıkaran bir Vahiy. Bu Vahiy, Tanrı’yı, Büyük Camia denilen evrendeki daha geniş yaşam panoramasına götürür.

Bu yeni Tanrı anlayışına şimdi ihtiyacınız var çünkü eskilerin Tanrısı küçük bir Tanrıydı, dünyanızın ve zamanınızın Tanrısıydı, kültürlerinizin Tanrısıydı, eski zamanlardaki insanlarınızın Tanrısıydı.

Ama insanlık bu Tanrı’yı, bu insan Tanrısını, bu öfkeli Tanrı’yı, bu intikamcı Tanrı’yı, kişiliğinizin ve eğilimlerinizin bir yansıması gibi görünen bu Tanrı’yı geride bıraktı.

Bu eskilerin yanılmış olması değildi; sadece kavrayışları sınırlıydı. Bu kendi suretlerinde bir Tanrı yaratmaları değil; kendilerinin benzerlerinin ötesinde bir Tanrı’yı kavrayamamalarıdır.

Yeni Vahiy, Tanrı’yı evrendeki akıllı yaşam bağlamında daha geniş bir bağlamda sunar. Bu insani bir bağlam değil, çünkü karşı karşıya olduğunuz bir insan evreni değil.

O yalnızca bu tek dünyayla meşgul olan bir Tanrı değildir. O sizin
yargılayacağınız şekilde yargılayan ya da sizin mahkum ettiğiniz şekilde mahkum eden bir Tanrı değildir. O övgüye ve ibadete muhtaç, itaat ve iltifatta bulunulması gereken bir Tanrı değildir. Bu, kabilenin eski Tanrısıdır. Bu, bir milleti diğerine, bir insanı diğerine tercih eden eski Tanrı’dır. Bu eski bir Tanrı fikridir.

Ama Tanrı hiçbir zaman böyle olmadı, görüyorsunuz ya. İnsanların baktığı ve taptığı Tanrı için, insanların anladığı ve yanlış anladığı Tanrı, her zaman Büyük Camia’nın Tanrısı olmuştur – uzayın engin genişliklerinin, gerçekliğin diğer boyutlarının ve insan ailesinden çok farklı sayısız varlık ırkının.

Bu, evrenin tek Tanrısıdır—tek bir dünyanın, tek bir halkın ya da bir kabilenin Tanrısı değil; insanların düşündüğü gibi düşünen, insanların hareket ettiği gibi hareket eden veya insanların davrandığı gibi davranan bir Tanrı değil.

Bu Tanrı insanlık için tek bir Vahiy ile sınırlı değildir, çünkü insanlık için birbirini takip eden Vahiyler olmuştur. Ve şimdi insanlık için, insan ailesini dünyaya gelmekte olan büyük değişime hazırlamak ve insanlığı geleceğine, kaderine ve evrendeki akıllı yaşamın Büyük Camiası ile karşılaşmasına hazırlamak için Yeni bir Vahiy vardır.

Tanrı’nın dünya için Yeni Vahyini anlamak istiyorsanız, Tanrı’yı eski yöntemlerle düşünmeniz mümkün olmayacaktır. Tanrı’yı eski yöntemlerle düşünürseniz, evrendeki akıllı yaşamın gerçekliğini ve önemini anlayamazsınız.

Çünkü eski Tanrı insanlığa özeldi; tek ulusun Tanrısı, tek halkın Tanrısı, tek ırkın Tanrısı, yalnızca tek bir dünyanın Tanrısı.

Bu nedenle, eski Tanrı, burada, bu dünyada bile, Tanrı’nın gerçek doğasını ve amacını kavrayamayacak kadar sınırlı ve yalnız insan suretine çok fazla benzer olarak düşünüldü.

Eski Tanrı insanları savaşa götürdü. Eski Tanrı, Tanrı’nın lütuf göstermediği insanların ve ulusların refahıyla ilgilenmiyor gibiydi. Eski Tanrı, krallar, hükümdarlar ve milletler tarafından milletlerinin sıkıntılarını ve hırslarını haklı çıkarmak ve güçlendirmek için kullanıldı.

Eski Tanrı, insanlığın bu dünyada ayrı bir halde yaşıyorken yapacağı kaçınılmaz hatalar için insanlığı cezalandırmaktan zevk alıyor gibiydi.

Ve böylece tüm Cennet ve Cehennem kavramı, eski Tanrı hakkındaki inanç ve varsayımlar etrafında inşa edilmiştir.

Ama yeni Tanrı, Büyük Camianın Tanrısı, sizinkinden daha büyük bir gerçekliğin Tanrısı, tüm bunların yeniden tanımlanmasını gerektirir. Çünkü Tanrı’nın gerçekliği, Tanrı’nın geçmişte nasıl düşünüldüğünden ve inanıldığından çok farklıdır.

Allah bir milleti diğerine tercih etmez. Tanrı insanları savaşa yönlendirmez. Tanrı, bir milletin başka bir millete galip gelmesini veya bir kavmin başka bir kavmi fethini dilemez.

Allah doğal afetleri, belâları, hastalıkları, felaketleri buyurmaz. Bu şeyleri eski Tanrı’ya suçlayabilirsiniz, ancak yeni Tanrı’ya değil. Çünkü Tanrı, zamanın başlangıcında doğanın güçlerini, evrimi ve jeolojik değişimi harekete geçirdi ve şimdi hepsi kendi kendine çalışıyor.

Tanrı akıllıdır. Tanrı her küçük şeyi işletmek zorunda değildir. Tanrı’nın kanı damarlarınızda dolaştırması veya milyonlarca hücrenizi çalıştırması gerekmez. Tanrı dünyanın hava durumunu yönetmek zorunda değildir.

Tanrı, dünya uluslarını, dünya ekonomilerini yönetmek zorunda değildir. Her şey harekete geçirilmiştir. Zamanın başlangıcında harekete geçirilmiştir.

Fakat Tanrı dünyayı ve tüm dünyaları gözetler – ayrılmışları geri dönmeye çağırır, dinin yollarından çağırır, vicdanın yollarından çağırır, gerçek sevgi ve tanınma yollarından çağırır.

Evrenin Tanrısı, sizi Tanrı’nın içinize yerleştirdiği daha derin İlime- Tanrı’nın size rehberlik etmek, sizi korumak ve sizi dünyada daha büyük bir hizmete ve katkıya yönlendirmek için
içinize yerleştirdiği daha derin bir zekaya – getirmeye yardımcı olabilecekleri sürece, dini inançlarınızın ne olduğu ile ilgilenmez.

Eski Tanrı, dini kurumlar tarafından yönetiliyordu. Eğer bu kurumları desteklemez ve ideolojilerine inanmazsanız, Tanrı’ya karşı gelmekten cehenneme gönderileceğiniz sanılıyordu. Ama Tanrı bunlarla ilgilenmez.

İnsanlığın inançları ve büyülendikleri, saplantıları ve fantezileri Tanrı’yı harekete geçiren şey değildir. O, kalbin ve vicdanın daha derindeki hareketidir. O, özverili verme eylemidir. O, affetme eylemi ve kişinin kendi kişisel ihtiyaç ve tercihlerinin ötesinde katkıda bulunma arzusudur. O, birinin diğeri tarafından tanınmasıdır. O, düşmanken dost olmaktır. O, yağmalanan doğanın iyileştirilmesidir. Kainatın Efendisini harekete geçiren şeyler bunlardır.

Evrendeki Büyük Camia içinde insanlığın kaderini ve geleceğini anlayacaksanız, dünyaya gelmekte olan Büyük Değişim Dalgalarına nasıl hazırlanacağınızı anlayacaksanız, o zaman İlahi olanın yeni bir deneyim ve anlayışa sahip olmalısınız.

Eski fikirlere, eski tanımlara takılırsanız, insanlığın neyle karşı karşıya olduğunu ve nasıl hazırlanacağını anlayamazsınız. Bunun zamanın sonu olduğunu düşüneceksiniz. Bunun büyük bir ceza olduğunu düşüneceksiniz. Bunun son savaş olduğunu düşüneceksiniz – tüm bu tür şeyler, insan deneyiminin büyük bir finalini işaret ediyor gibi görünecek.

Fakat insanlık, gelişiminin bir aşamasını bırakıp bir başka aşamaya giriyor. Bu, kabile toplumları ve savaşan hizipler dünyasından daha birleşik ve güçlü bir insanlığa, Büyük bir Camia içinde yaşayabilen, işlev görebilen ve özgür kalabilen bir insanlığa büyük bir geçiştir; evrendeki diğer ırkların müdahalesine karşı koyabilen ve burada kendi angajman kurallarını koyabilen bir insanlık; Bu dünyanın sınırları ve sınırlı kaynakları içinde, onu unutulmaya ve yok olmaya sürüklemeden yaşamayı öğrenebilen birleşik bir insanlık.

Birleşik bir insanlık, bu büyük geçişi yapmak ve sürekli artan çatışma, rekabet ve savaş ayartmasından kaçınmak için yeni bir İlahi deneyim ve anlayışa ihtiyaç duyacaktır. Azalan kaynaklar dünyası, çevresel bozulma dünyası, şiddetli hava koşulları ve artan ekonomik istikrarsızlık dünyası ile karşı karşıya kalırken, İlahi Olan ve özellikle içinizdeki İlimin gücü konusunda daha büyük bir deneyime sahip olmanız gerekecek. Çünkü Tanrı,İlahi Olanın çekim gücüyle, zihninizin yüzeyinin altındaki bu daha derin seviyede olan ile size dokunacak ve sizi hareket ettirecektir.

Allah’ı aklınla idrak edemezsiniz. Tanrı’yı rasyonel bir ilkeye indirgeyemezsiniz. Tanrı’nın dünyanın tüm işlevlerini yerine getirmediğini görmelisiniz, çünkü bunlar zamanın başlangıcında harekete geçirilmiştir.

Burada Yaratılış ve evrim arasında bir çelişki yoktur. Din ve bilim arasında gerçekten bir çelişki yoktur. Hepsi aynı gerçeklikten doğarlar, aynı yaşamı kavrama ihtiyaçları, insan hatalarını düzeltme ve insanlık ailesi için güvenli ve emniyetli bir gelecek kurma ihtiyaçları aynıdır.

Din ve bilim aynı güçler tarafından yozlaştırılır – bireysel güç arzusu, bir grubun diğerine hakimiyeti, üstünlük için savaşan kurumlar. Her ikisi de kendi başlarına görenekseldir ve her ikisi de sınırlıdır ve kendini savunma eğilimindedir.

Geçmişi şimdi ve gelecekle ilişkilendirmeye çalışmak yerine, geçmişin gitmesine izin vermek, insanlığın İlahi olanı anlamasının başlı başına bir evrimsel süreç olduğunu görmek en iyisidir. Geleceği geçmişle birleştirmeye çalışırsanız, ya geleceği inkar edeceksiniz ya da geçmişe dair anlayışınızı değiştirmek zorunda kalacaksınız.

Eski kehanetler gerçekleşmeyecek. Mesih dünyaya geri dönmeyecek. Artık İlimin ortaya çıkma zamanıdır.Bu insan işbirliği ve insan sorumluluğu çağıdır. Hiçbir büyük lider gelip insanlığı şanlı bir geleceğe götürmeyecek. Hiç kimse gelip tüm hesapları sorup ve kötülerden intikam almayacak. Bu, Tanrı’nın eski fikridir. Artık alakalısızdır ve başlangıçtan beri hiçbir zaman gerçekten doğru olmamıştır. Bu, insanların yaşam bilmecesine, yaşam sorularına, yaşam sorununa nihai bir çözüm bulma arzusudur.

Buraya bir katkı yapmak için dünyaya gönderildiniz, belirli durumlarda belirli kişilerle ilgili belirli bir katkı. Bunları henüz anladığınızı düşünmeyin. Henüz bunlara tamamen dahil olduğunuzu varsaymayın.

Bir dinsel bir ideolojiye inanarak kurtulacağınızı sanmayın. Çünkü buraya yapmak için geldiğiniz şeyi yapmazsanız, ilişki kurmanız ve armağanlarınızla katkıda bulunmanız gereken kişilerle ilişki kurmazsanız, inanç tek başına boşluğu kapatmaz ve Tanrı ile aranızdaki Ayrılığı sona erdirmez.

Tanrı ile yeniden birleşmek için, Tanrı’nın içinizde gerçekten yarattığı şeye daha çok benzemelisiniz. Allah, size yol göstermek ve sizi kurtarmak için İlimi içinize yerleştirdi. İnançlar ikincildir ve çoğu zaman bu kurtuluşun önünde durur.

Tanrı ile yeniden birleşmek için, Tanrı’nın içinizde gerçekten yarattığı şeye daha çok benzemelisiniz. Tanrı, size yol göstermek ve sizi kurtarmak için İlimi içinize yerleştirdi. İnançlar ikincildir ve çoğu zaman bu kurtuluşun önünde durur.

Dininizin tek gerçek din olduğunu düşünmek, kurtuluşunuzun önünde duracaktır. Diğer milletleri, halkları ve dinleri kınamak, bu kurtuluşu almanızı engelleyecektir. Kendini beğenmiş ve inancının koruyucusu olmak sizi kör eder ve Tanrı’ya sırtınınızı dönersiniz.

Tanrı’yı yeniden düşünecek, buradaki sorumluluklarınızın farkına varacak ve dünyaya bir yargıç ya da eleştirmen değil, katkıda bulunan biri olarak gönderildiğinizi fark etmek için cesaret ve İlahi Olana inanca sahip olmalısınız.

Burada, Tanrı’nın tüm dünya dinlerini başlattığını ve hepsinin insanlar tarafından değiştirildiğini, hatta kökten değiştirildiğini anlamalısınız. Böylece Tanrı, geçmişin hatalarını düzeltmek, hak inancı yenilemek ve kadim dinlerin büyük hakikatini saf halleriyle ortaya çıkarmak için, dünya dinlerinin yerini almak için değil, onları açıklığa kavuşturmak ve onlara yeni bir güç ve yetki ve birbirleriyle daha büyük bir birlik vermek için dünyaya Yeni bir Vahiy göndermiştir.

Ancak bu sadece bir düzeltme değildir; geçmişten farklı olacak bir geleceğe hazırlıktır. İnsan olmayan bir evrenle karşı karşıyasınız. Dünyada çevresel yıkım ve sürekli artan istikrarsızlık ve güvensizlikle karşı karşıyasınız. Azalan kaynaklarla, sürekli büyüyen bir nüfusun yavaş yavaş küçülen bir kuyudan içmek zorunda kalacağı bir dünyayla karşı karşıyasınız. Tanrı’ya sizi kurtarması için dua edebilirsiniz, ama Tanrı sizi buraya dünyayı kurtarmanız, bu işte küçük ama önemli bir rol oynamanız için gönderdi.

Zamanın sonu değil. Bu büyük bir geçiş. Bu dünyanın sonu değil. Bu büyük bir hesaplaşma ve yeni bir Vahiy zamanıdır.

Birçok şey sona erecek. Birçok yaşam biçiminin değiştirilmesi gerekecek. İnsan anlayışı değişmek zorunda kalacak. İnsan sorumluluğunun artması gerekecek. İnsan şefkati büyümek zorunda kalacak. İnsan bağışlayıcılığının büyümesi gerekecek. Sanki zamanın sonu, tüm dünya üzerinize geliyormuş gibi, bir felaket değişim ve kargaşa zamanı gibi görünecek. Ama gerçekten bu insanlığın büyüme, bilge olma ve geleceğine hazırlanma zamanıdır.

Ufukta ne olduğunu yalnızca Tanrı bilir ve sizi buna tamamen hazırlayabilir. Dünyanın sorunlarının belirli çözümlerini tanıyabilirsiniz, ancak kendinizi değişimin Büyük Dalgalarına veya evrendeki akıllı yaşamla karşılaşmanıza hazırlayamazsınız.

Tanrı, insanlığı geleceğine hazırlamak, insanlığı dünyadaki ve dünyanın ötesindeki büyük tehlikelere karşı uyarmak ve insanlığı her insanın içinde daha derin bir güç olarak yerleştirilmiş İlmin gücü ve varlığı ile kutsamak için dünyaya Yeni bir Vahiy gönderdi öyle ki insanlık savaşa karşı barışı, bölünmeye karşı işbirliğini, kendine güven kaybına karşı kararlılığı, teslim olmaya karşı özgürlüğü ve zayıflığa karşı sorumluluğu seçsin.

Bu, insan ailesini desteklemek için çalışan birkaç ilham almış bireyin veya birkaç küçük grubun tasarrufu değildir. Bu çok uzaklara ulaşması gereken bir şey olmalıdır. Herkesin Tanrı’dan Gelen Yeni Mesajı alması ve ona inanması gerekmeyecek, ancak burada etkisini gösterecek, yaşamınızda İlahi Olan’ın yeni bir farkındalığını ve deneyimini ve yaşamınızın daha derin hareketini sağlayacak kadar kişiye ulaşması gerekir.

Burada Cennet ve Cehennem kavramlarınızdan, son Kıyamet Gününe olan inancınızdan ve tüm bu şeylerden vazgeçmeniz gerekecek, çünkü girmekte olduğunuz daha büyük gerçekliğe uymazlar.

İlim’i takip ederseniz, Tanrı’ya daha yakın olursunuz. İlmi inkar eder, korku ve hırslarınızın peşinden giderseniz, Tanrı’dan daha da uzaklaşırsınız. Eğer dünyaya hediyelerinizle katkıda bulunursanız, bir daha buraya gelmenize gerek kalmayacak. Evriminizin ve gelişiminizin bu döngüsünü tamamlamış olacaksınız.

Tanrı henüz sizi cennete geri getirmeyecek. Tanrı sizi evrende, ayrılığın gerçekliğinde çalıştıracak. Mevcut birçok göreviniz ve gelecekteki birçok göreviniz var. Bunlardan cennete kaçmıyorsunuz, çünkü yapılacak çok iş var, görüyorsunuz ya. Tanrı bu fırsatı boşa harcamaz. Kefaretiniz başkaları için bir ilham kaynağı olmalı ve evrendeki yaşam üzerinde yankılanan ve olumlu bir etkiye sahip olmaya devam etmelidir.

Hiç kimse cehenneme gönderilmeyecektir. Ama insanlar zaten Cehennemde yaşıyorlar, Tanrı’dan ayrı yaşıyorlar – kendi korkulu hayallerinin Cehennemi, kendinden nefretlerinin ve başkalarına olan nefretlerinin Cehennemi, durumlarının cehennemi, yalnızlıklarının Cehennemi. Evet bundan daha beter Cehennemler var ama Tanrı sizi oraya göndermez.

Fakat Tanrı’nın Lütuf ve Kudretinden, Tanrı’nın Rahmetinden ve Hidayetinden mahrum kalırsanız, Cehenneminiz derinleşir ve sonsuzmuş gibi görünür. Ama o sonsuz değildir, çünkü Tanrı içinize İlim yerleştirmiştir ve sonunda bu İlme uymanız gerektiğini, bu İlimi kabul etmeniz gerektiğini ve sizi Ayrılık Cehenneminden, yalnızlığınızdan ve kendi şikayetlerinizden ve kendini inkarlarınızdan ancak İlmin çıkarabileceğini anlayacaksınız.

Sonunda, Tanrı herkesi, en kötüleri bile geri kazanacaktır. Sadece kendilerini kurtarmak için daha uzun süre çalışmak zorunda kalacaklar; başkaları üzerindeki zararlı etkilerine karşı koymak için daha fazlasını vermek zorunda kalacaklar. Burada krallar tarlaları sürmek ve su taşıyıcıları olmak zorunda kalacaklar. Burada tiranlar sokakları süpürmek zorunda kalacaklar.

İnsanlar sabırsız. Kıyamet Günü istiyorlar; her şeyin bitmesini istiyorlar. Büyük sorularla, çözülmemiş büyük sorularla yaşamak istemiyorlar. Kendilerinin cezalandıramadığını veya cezalandırmayacağı başkalarını Tanrı’nın cezalandırmasını isterler. Adaletin ne olduğunu bildiklerini sanıyorlar.

Bu yüzden eski Tanrı intikam, öfke ve inkarla doludur, insanları ölüm ve cehennem tehdidiyle inanmaya zorlar. Bu, hayata ilkel bir bakış açısıdır. Bu, hayata cahilce bakmaktır. Bu, İlahi olanın gerçekliğini veya İlahi doğanızın ve kaderinizin gerçekliğini açıklamaz.

Tanrı eninde sonunda herkesi geri çağıracaktır, ama eninde sonunda uzun bir zaman olabilir. Bu arada acı çekiyorsunuz; karanlık ve karışıklık içinde yaşıyorsunuz. Şu anda bile gücünüzün, değerinizin veya içinizdeki keşfedilmeyi bekleyen ve sizi kurtarmaya çalışan İlmin daha büyük gücünün farkında değilsiniz.

Eğer insanlık gelecekte büyük bir çöküşten kurtulacaksa, eğer evrendeki diğer ırkların tahakkümünden kaçacaksanız, şimdi dinlemeli ve hayatınızdaki İlahi Varlık ve Güç hakkında, insan kaderinin gerçek doğası ve değişen dünya karşısında halkların, grupların ve ulusların akıllıca seçim yapmasının gerekeceği şeyler hakkında yeni ve daha büyük bir anlayış kazanmalısınız.

Burada eski inançlarınız netleşir ve arınır. Burada büyük gelenekleri terk etmiyorsunuz. Bunun yerine, birbirleriyle olan bağlantılarını ve öğretilerinin tam kalbinde yer alan büyük değeri ve bilgeliği görürsünüz.

Ama kozmolojiniz değişecek çünkü Büyük Camiaya giriyorsunuz. Sizin dininiz artık tek bir dünyanın veya tek bir halkın dini olamaz. Farklı görüş ve yorumlarınıza rağmen sizi birleştiren ve birbirinize bağlayan evrenin Tanrısı ve evrenin maneviyatı olan bir Büyük Camia dini olmalıdır.

Buna karşı savaşırsanız, Tanrı’nın İnsanlık için İradesi ve Amacına karşı savaşırsınız. Bunu reddederseniz, geleceğinizi, evriminizi ve bu zamanda almanız gereken ilk eğitimi reddedersiniz. Tanrı’nın Yeni Vahyine karşı saldırırsanız ve hayatınızdaki Tanrı’nın Gücünden ve Varlığından kendinizi daha da uzaklaştıracaksınız.

Bunların hepsi bağlantılıdır, bu Vahiyler. Ama bunu anlamak için konularını ve saf içeriğini görmelisiniz.

İnsanların inandığı şeylerin çoğu tamamen insan yaratımıdır – hikayeler, mucizeler, hikayelerin ve mucizelerin gelenekleri – bir insan yaratımı. Tanrı’nın dünyayı birkaç günde yaratması bir insan eseridir, sınırlı bir anlayışla yaratılışın hakikatini ve sırrını kavrama girişimidir. Beş yaşındaki bir çocuktan dünyanın evrimi hakkında konuşmasını istemek gibi. Bunu ancak basit bir dil, basit hikayeler ve basit bir zaman dilimi ile yapabilirler. Baktıkları şeyin genişliğini, enginliğini ve karmaşıklığını henüz kavrayamazlar.

Böylece farkındalığınızı ve anlayışınızı genişlettikçe, İlahi Olanı, Yaratılışın mucizesini ve daha da büyük kurtuluş mucizesini daha iyi kavrarsınız.

Burada yeni Tanrı, eski anlayışlara veya eski mitolojilere bürünmemiş, ortaya çıkarılmış, açıklığa kavuşturulmuş eski Tanrı’dır. Çünkü tek bir Tanrı vardır ve o tüm evrenlerin Tanrısıdır, tüm ırkların bir Tanrısıdır. Tanrı’nın her biri için bir kurtuluş Planı vardır ve her biri İlim aracılığıyla geri alınır, çünkü Tanrı her birinin içine İlim koymuştur.

Ve evrendeki çoğu ırk, insanlığın şu anda olduğundan çok daha az özgür olsa da -birçok ırk diğer ırkların boyunduruğu altında acı çekiyor ya da vurgularında tamamen seküler ve teknolojik hale geldiler- hala hepsi için bir kurtuluş Planı var.

Ama bunun ne olduğunu söyleyebilir misiniz? Tabii ki hayır. Tanrı’nın evren için İrade ve Planını tanımlayabilir misiniz? Tabii ki hayır. Akıllı yaşamdan oluşan bir Büyük Camia’yı bile kavrayabilir misiniz – milyarlar, milyarlar, milyarlarca ırk ve bunun ötesindeki daha pek çok şey?

Burada hayatı ideolojinize uydurmaya çalışmak, her şeyi sınırlı anlayışınıza sıkıştırmak yerine, içinizdeki İlim’in gücünü ve varlığını takip etmeye başlarsınız. Bu, Tanrı’nın Varlığını ve yaşamınız için Planını ortaya çıkarır. Ve aklın ötesinde, varoluşunuzun daha büyük bir boyutu olduğunu ve aklın buna hizmet etmesi gerektiğini anlarsınız.

Burada hayatı ideolojinize uydurmaya çalışmak, her şeyi sınırlı anlayışınıza sıkıştırmak yerine, içinizdeki İlim’in gücünü ve varlığını takip etmeye başlarsınız. Bu, Tanrı’nın Varlığını ve yaşamınız için Planını ortaya çıkarır. Ve aklın ötesinde, varoluşunuzun daha büyük bir boyutu olduğunu ve aklın buna hizmet etmesi gerektiğini anlarsınız.

Burada Tanrı’nın İradesini bildiğinizi ilan etmekten vazgeçiyorsunuz ve alçakgönüllü oluyorsunuz ve Tanrı’nın İradesinin sizin için ve bu sefer için ortaya çıkmasına izin veriyorsunuz. Ve niyetiniz saf ise, büyük kanılara varmadan, kendinizi ilan etmeden, gerçekten insan eseri olan yeni bir ideoloji formüle etmeden bir şeyin peşinden gideceksiniz.

ilim nereye gittiğinizi bilir. İlim ufuktan ne geldiğini bilir. İlim şu anda bile sizi korumaya ve hazırlamaya çalışıyor. Ama siz, onun mesajlarını duyacak, uyarılarına kulak verecek ve rehberliğini alacak kadar içinizdeki İlmin gücünün ve mevcudiyetinin henüz farkında değilsiniz. Bu nedenle, Tanrı’nın Yeni Vahiy, bu daha derin realiteye ve hayatınızın bu daha derin akımına erişebilmeniz için İlime Giden Adımlar sağlar.

Artık insanlık kendini kurtaramaz. Büyük Değişim Dalgaları için tek bir çözüm üretemez. Kendini zeki bir yaşam evrenine nasıl hazırlayacağını bilmiyor – bu hayal bile edemeyeceğiniz bir ölçekte rekabetçi bir ortam. Bu nedenle dünyada Tanrı’dan Yeni bir Mesaj vardır – Vahiy’i sağlamak, uyarıyı sağlamak, cesaretlendirmek ve hazırlığı sağlamak için.

Burada, Büyük Camia’da işlev görebilen, tüm dünya açısından düşünebilen, değişen koşullarınız ve gelen büyük zorlukları algılamanızı sağlamak için çok sınırlı ve yetersiz olan önceki bir anlayışla sınırlı olmayan ve kısıtlanmamış bir kişi olmalısınız.

Burada Yeni Vahiy kapıları açar, farkındalığınızı ve algınızı genişletir, sizi bugünü ve geleceği görmenize asla izin vermeyecek eski fikirlerden kurtarır, sizi mahkumiyetten kurtarır ve hayatınızın gizemini ve gücünü ve dünyadaki daha büyük bir amacınızı size geri getirir.

Tanrı’nın insan ailesi için Daha Büyük bir Planı vardır, ancak bu Plan ancak bireysel olarak İlim yoluyla, halklar arasında işbirliği ve tanınma yoluyla, çevresel sorumluluk yoluyla, insan ailesine hesap verebilirlik yoluyla, alçakgönüllülük ve sadelik yoluyla kibirsiz, kendini beğenmişlik olmadan, kınama olmadan, yapmadan takip edilebilir. Çünkü bunların hepsi bir insan icadıdır.

Ve bunlar yalnızca insanlıkla sınırlı değildir. Bu tür eğilimler tüm evrende mevcuttur. Bu, fiziksel evrenin yaratılışını ve genişlemesini harekete geçiren Tanrı’dan büyük Ayrılığın, Ayrılığın sonucudur. Fiziksel evren, Tanrı’nın Yaratılışının küçük bir parçasıdır.

Ama bu öğrenmek size kalır. Burada daha büyük bir yolculuğunuz ve kaderiniz var. Ama bu daha büyük hazırlık ve anlayışı kazanmak için zihninizin genişlemesine, gözlerinizin açılmasına ve kulaklarınızın duymasına izin vermeniz gerekecek.

Eski dinler, eğer birbirlerini hor görürlerse, gerçekten demode olacaklardır ve gelecekte giderek daha fazla geçerli olactır. Şimdi Büyük Camia içinde İsa’yı ve Muhammed’i ve Buda’yı ve tüm büyük azizleri ve elçileri daha geniş bir bağlamda görmelisiniz – her biri insanlığı dünya uygarlığına ve daha büyük işbirliğine ve daha derin bir deneyime yaklaştıran daha büyük bir Vahiy dizisi içinde. Tanrı’nın içinize yerleştirdiği vicdandan. Bu anlamda tüm dinler ekümeniktir; hepsi rekabet etmek ve birbirini suçlamak yerine birbirini desteklemek içindir.

Tanrı’nın İradesi, insanlığın birleşmesi, dünyayı koruması ve geleceğine Büyük Camia’da -insanlığın özgürlüğünün tekrar tekrar sorgulanacağı bir gelecek, insanlığın yabancı teknolojinin teklifleri tarafından baştan çıkarılacağı bir gelecek, birçok tehlike ile dolu bir gelecek, ancak insanlığın bu dünyada insan özgürlüğünü ve egemenliğini sürdürmesi gereken bir gelecek için hazırlanmasıdır. Bunu kaybederseniz insanlığın tüm başarılarını,
her şeyi kaybedersiniz.

Bunları size yalnızca Tanrı’nın Yeni Vahiyi gösterebilir, çünkü bunlar Tanrı’nın önceki Vahiylerinin bir parçası değildi. Çünkü insanlığın Büyük Camia’yı bilmesine gerek yoktu ve insanlık önceki dönemlerde çöküşte olan bir dünyayla karşı karşıya değildi.

Ama şimdi bu şeylerle karşı karşıyasınız ve hazırlanmalısınız. Ve bu yüzden dünyaya Tanrı’dan Yeni bir Mesaj getiren bir elçi gönderildi. O bir kurtarıcı değil. O muhteşem değil. O basit ve alçakgönüllü. Ve o, Elçidir.

Böylece insanlık bir kez daha Yeni Vahiy ile karşı karşıyadır. Bunu alabilir mi? Bunu kavrayabilir mi? Bunu kabul edebilecek mi, yoksa savaşacak, mücadele edecek ve şiddet içeren ve cahilce yollarına devam mı edecek? İnsan zekası yine bireyin içindeki İlimin gücünü değiştirmeye çalışacak mı? Din büyüyüp genişleyecek mi, yoksa büzülerek kendini savunur hale mi gelecek?

İnsanlar değişebilecekler mi, onları geleceğe hazırlamak ve onlara daha büyük bir yaşam ve dünyada daha fazla güvenlik sağlamak için gerçek bir inanç değişikliğine sahip olacaklar mı? Bunlar sadece insanların cevaplayabileceği sorular.

Ama Vahiy üzerinizde çünkü büyük ihtiyaçlar üzerinizde. Ve Tanrı’nın insan ailesine söyleyecek daha çok şeyi var ve bir Yeni Vahiy ve yeni bir yol sağladı.

Bu, yeni Tanrı’dan geldi, yalnızca sizin anlayışınız için yeni. Çünkü tek bir Tanrı vardır ve o Tanrı ne yenidir ne de eskidir, fakat her zaman öyle olmuştur. Şimdi gelişmesi gereken insanlığın anlayışıdır ve bunu mümkün kılmak için Yeni bir Vahiy verilmiştir.

Vahiy büyük bir zorunluluk karşısında verildi, çünkü insanlık Büyük Değişim Dalgalarını tanımıyor ve dünyada zayıf ve bölünmüş bir insanlıktan yararlanmak için Büyük Camia’dan gelen güçlerin varlığına cevap vermiyor. İnsanlık karşılık vermiyor ve kendini zamanında hazırlayamıyor ve bu yüzden Vahiy verildi.

Aynı zamanda, insanlığın ruhsal doğası ve gerçekliği hakkındaki anlayışını, halklar arasında hiçbir çatışma ve çekişmenin olmadığı İlim düzeyine yükseltmek için verilmektedir. Çünkü İlim kendisine karşı olamaz ve sizin daha büyük ruhsal realiteniz ve kimliğiniz diğerleriyle uyum içinde yaratılmıştır. İnsanları buradaki gerçek doğalarından ve amaçlarından uzaklaştıran yalnızca insan küstahlığının kibiri ve korku ve rekabetin baskın varlığıdır.

Ama neşelenin, çünkü evrendeki tüm yaşamın Yaratıcısı’ndan dünyaya büyük bir Mesaj gönderiliyor. Daha fazla güvene sahip olun, çünkü İlimin gücü ve varlığı içinizdedir. İlime Giden Adımları atmayı öğrendikçe, onun gücünü, lütfunu ve rehberliğini kendiniz ve başkaları için bulacaksınız. Ve gerçekten Tanrı tarafından yaratıldığınızı ve dünyaya daha büyük bir amaç için gönderildiğinizi ve bu dünyanın ötesinde daha büyük bir kaderiniz ve zamanın sınırları içinde ve ötesinde daha büyük bir geleceğiniz olduğunu göreceksiniz.