Elçinin Kökeni

Tanrı’nın Yeni Vahyini dünyaya sunmak üzere, Yeni Vahyin yükünü taşımaya ve dünyaya yeni bir gerçeklik getirmeye bir Elçi gönderilmiş ve hazırlanmıştır.

Bu, insanlık büyük bir eşiğe ulaştığında belki de bin yılda bir gerçekleşir – evriminde bir dönüm noktası ve sadece bir kabile veya grup için değil, tüm insanlık için büyük ve muazzam bir meydan okuma zamanında.

Her yerdeki insanlar bu eşiğe yaklaştıklarını fark etmeye başlıyorlar – çevresel bozulma zamanı, dünyanın ikliminde büyük bir değişim zamanı, ekonomik ve siyasi çalkantı zamanı, dünyanın kalan kaynaklarına kimin erişeceği konusunda insanlığın büyük bir savaş riskiyle karşı karşıya olduğu bir zaman, ulusların vatandaşlarına bakamadığı ve onlara yeterince hizmet veremediği bir zaman, insanlığın evrenden gelen ve burada güç kullanmadan hakimiyet kurmak isteyen saldırgan ve istilacı güçlerin müdahalesiyle karşı karşıya olduğu bir zaman.

Bu belki de insanlık tarihinin en büyük dönüm noktasıdır, çünkü tüm uluslardan ve inanç geleneklerinden tüm insanlar için sonucu etkileyecektir.

Bu [Vahiy] sadece bir halka, ulusa ya da gruba yeni bir gerçekliği tanıtmak için değildir, çünkü şimdi tüm dünyaya seslenmek için buradadır – artık küresel iletişim ve ticarete sahip olan bir dünyaya, dünyaya gelmekte olan büyük değişime hazırlanmak için çok az zamanı olan bir dünyaya.

Elçi, Melek Evinden gönderilir. Yalnızca bir tane vardır, çünkü yalnızca bir tane olabilir, çünkü Tanrı’dan bir Vahiy almaya ve onu dünyaya getirmeye ve orada taşımaya hazır olan yalnızca bir kişi vardır.

O, dünyada konumu olmayan bir adamdır. Alçakgönüllü bir adamdır. O, böylesine büyük bir yükü ve armağanı taşıyabilecek karaktere, inanca, şefkate ve bağlılığa sahip olduğunu kanıtlamış bir adamdır.

Elçinin Vahyi alması ve Vahye hazırlanması 40 yıl sürmüştür. Bu büyük bir gizem ve güç sürecidir, Dünya’daki hiç kimsenin tam olarak anlayamayacağı bir süreçtir. Bu İlahi olanla bir etkileşimdir. Bu, Tanrı’nın bir kez daha insanlık ailesine bir uyarı, bir kutsama, hazırlık ve yön verdiği yerdir.

Büyük bir Kökenden, bu ulvi amaçta Elçi ile birlikte duranlardan gelmektedir. Ahenk ve birlik getiren ve Vahyin kendisinin devam eden bir sürecin parçası olduğunu gösteren şey budur – bir sonraki aşama, bir sonraki büyük direktif, uzayın eşiğinde duran ve gerileyen bir dünyayla, insanların cehaleti, suiistimali ve yanlış kullanımı nedeniyle kirlenmiş ve bozulmuş bir dünyayla yüzleşen insanlık ailesi için bir sonraki büyük adım.

Elçi’nin yanında duranlar dünyanın büyük geleneklerini temsil etmektedirler – Buda, İsa ve Muhammed, insan medeniyetini inşa etmek, kültürlerin ve ulusların sınırları arasında köprü kurmak ve dünyaya daha büyük bir ruhani farkındalık ve uygulama getirmek için büyük bir değişim ve yön getiren önceki Elçiler.

Elçi şimdi onların geleneğini sürdürüyor ve onlar da onunla birlikte duruyor. Çünkü o, onların iradesini ve onlara rehberlik eden ve şimdi de kendisine rehberlik eden amacı temsil etmektedir.

Bu vurgulanmalıdır, yoksa insanlar bunun bir şekilde bir çelişki ya da rekabet olduğunu, kendi gelenekleriyle ve dünyanın gelenekleriyle çatıştığını düşüneceklerdir, oysa gerçekte bu bir sonraki mükemmel adımdır.

Çünkü insan uygarlığı kurulmuştur. Her ne kadar kırılgan, yozlaşma ve zorluklarla dolu olsa da kurulmuştur. Artık dünya topluluğu ve karşılıklı bağımlılık var. Belli bir dereceye kadar dünya farkındalığı var. Hatta belli bir dereceye kadar dünya şefkati ve vicdanı vardır. Bu [insan uygarlığı] mükemmel olmaktan uzaktır ve değişen bir dünyada kırılgandır. Dışarıdan müdahaleyle ve içeriden çöküşle zayıflatılabilir.

İşte bu nedenle Tanrı yeniden konuşmuştur. Çünkü Tanrı, özgürlüğün nadir olduğu ve büyük bir dikkat ve ihtiyatla kurulup sürdürülmesi gereken bir evrende özgür ve kendi kaderini tayin eden bir ırk olma vaadi gösterdiği sürece insan ailesini yönlendirmeye devam edecektir.

Elçinin Kökeni, tüm Elçilerin ve tüm Elçileri gönderenlerin Kökenidir; bunlar aynı ve Bir’dir – evrendeki sayısız dünyalar arasında bu tek dünyayı, dünyayı gözetmekle görevlendirilmiş olan Melekler Evi Meclisi.

Zeki yaşamın evrimleştiği ya da teknolojik gelişiminin son aşamalarında kendini yerleştirdiği her yerde, bir Melek Varlığı bulunur.

Bu, insanlığa Yeni Mesaj aracılığıyla ilk kez sunulmakta olan Tanrı’nın evrendeki İşinin ilahiyatıdır.

Tanrı’nın dünyada ne yaptığını anlamak için, Tanrı’nın evrendeki bu Büyük Yaşam Topluluğu’nda ne yaptığını şimdi anlamanız gerekir. Ve tarihte ilk kez, bu şimdi sunulmaktadır.

Gördüğünüz gibi bunların hepsi Tanrı’nın Planının bir parçasıdır, zamanın başlangıcında harekete geçirilmiştir, insan uygarlığının başlangıcında harekete geçirilmiştir, harekete geçirilmiştir ve şimdi bir sonraki evrim ve gelişim aşamasına doğru ilerlemektedir.

Çünkü bu dünyanın sonu değildir. Bunlar son zamanlar değil. Bu büyük bir geçiştir ve bu geçişin başarılı olması ve felakete yol açmaması için insanlığın yeni bir çevresel ve ekonomik kısıtlama dünyasında yaşamaya hazırlanması gerekmektedir.

İnsanlık, akıllı bir yaşam evreniyle, insan olmayan bir evrenle bilgece ilişki kurmaya hazır olmalıdır; bu evren şu anda dünyaya belirli şekillerde müdahale etmektedir – insanlığın farkında olmadığı ya da anlamadığı şekillerde, insan egemenliğine ve Dünya’daki insan özgürlüğünün geleceğine doğrudan tehdit oluşturan şekillerde.

Vahiy zamanında dünyada olmak çok önemli bir zamandır. Ancak Vahyin anlamı ve Vahiy süreci açıkça anlaşılmalıdır, aksi takdirde bu zamanın büyük anlamını ve sizin için ne anlama geldiğini, onunla nasıl bağlantılı olduğunuzu ve tüm büyük küresel sorunları ve insan trajedileriyle birlikte bu zamanda dünyada olmanın yaşamınız ve yüce amacınız hakkında ne ortaya koyduğunu fark edemezsiniz.

Eğer bir Hıristiyansanız, İsa’nın Elçi’nin yanında olduğunu anlamalısınız. Çünkü İsa Dünya’ya geri dönmeyecek, ancak şu anda insanlığın bu Büyük Yaşam Topluluğuna ortaya çıkışını denetliyor.

Budist olanlar, Buda’nın Elçi ile birlikte durduğunu anlamalısınız. Çünkü o [Elçi] daha büyük bir içsel farkındalık getirmekte ve insanlığın daha derin doğasıyla ilişki kurma hazırlığını, şimdi her yerde, tüm inanç geleneklerinden tüm insanlar için çalışılabilecek bir biçimde ve şekilde getirmektedir.

Müslüman olan sizler için, Muhammed Peygamber’in Elçi ile birlikte durduğunu anlamalısınız. Çünkü o [Elçi], şu anda dünyada daha önce hiç görülmemiş bir dizi sorun ve zorlukla karşı karşıya olan insan uygarlığını inşa etme ve koruma konusundaki büyük çalışmasını sürdürmektedir.

Geçmişten gelen tüm bu büyük Elçiler, geleneklerinin insanlığı gelecek olana ve halihazırda burada olana, yapılması ve yapılmaması, değiştirilmesi, gerçekleştirilmesi ve meydana getirilmesi gerekenlere hazırlayamayacağının farkındadır.

Çünkü geçmişin büyük gelenekleri insanlığı, kaynakların azaldığı, şiddetli hava koşullarının ve çevresel değişimlerin yaşandığı bir dünyada insanlığın hayatta kalabilmesi için büyük bir şefkat ve işbirliğinin tesis edilmesi gereken yeni bir dünyada yaşamaya hazırlayamaz.

Burada dünya dinleri arasında rekabet olamaz. Eğer insanlık büyük belirsizlik ve çalkantıların yaşanacağı kargaşalarla dolu bir dünyada güvende ve emniyette olacaksa, dünya ulusları arasında rekabet bile olamaz.

Dolayısıyla, insanlığın evriminin büyük zaman çizelgesinde Yeni Bir Vahyin verilmesi gereken noktaya ulaşmış bulunuyoruz. Buna duyulan ihtiyaç, dünyayı gözleyenler tarafından uzun zaman önce öngörülmüştü.

Burada bulunmanız ya da bu büyük dönüm noktasına ulaşmış olmanız bir tesadüf değildir. Evrende teknolojik olarak gelişen tüm ırklar, kendi gezegenlerinin erzaklarını tüketecekleri bir noktaya ulaşacakları ve Büyük Topluluğun gerçekliğiyle yüzleşmek zorunda kalacakları için, bunun gerçekleşmiş olması bir aksilik ya da şans eseri değildir.

Elçinin Soyu, onun tüm büyük geleneklerle uyum içinde durduğu anlamına gelir – insanların onları yorumladığı gibi değil, dünyanın manzarasında çarpıtılıp değiştirildiği gibi değil, hükümetler ve kurumlar ve Vahiyleri kendi ilerlemeleri ve kendi kişisel hedefleri için kullanmak isteyen hırslı bireyler tarafından değiştirilip yanlış yorumlandığı gibi değil.

İşte bu nedenle Tanrı’nın Yeni Mesajı dünyanın tüm büyük geleneklerinin temel inanç ve iddialarını yeniden değerlendirmesini sağlayacaktır çünkü sizler daha büyük bir yaşam Topluluğuna dahil olmaktasınız. Artık milyarlarca, milyarlarca, milyarlarca ırktan ve daha fazlasının Tanrısı ile karşı karşıyasınız. İnsan etiğinin ve insani değerlerin paylaşılmayacağı ve hatta tanınmayacağı, insan olmayan bir evrenle karşı karşıyasınız.

Şu anda öyle bir dünyayla karşı karşıyasınız ki, bu dünya, zorunluluktan dolayı, büyük bir insan işbirliğini ve her yerdeki insanlardan, tüm inanç geleneklerinden büyük bir vericiliği ve şefkati gerektirecek; Elçilerin kim olduğu ve hangi dinin daha iyi ya da Tanrı’nın Planı ve İradesine daha sadık olduğu konusundaki teolojik tartışmaları ve çekişmeleri gölgede bırakacak.

Geçmişteki herhangi bir Vahiy dönemi kadar önemli bir Vahiy döneminde yaşıyorsunuz. Ve burada, geçmişte yerel bir insan topluluğunun ötesinde asla gerçekleşemeyecek olan Vahye tanıklık ediyorsunuz.

Şu anda Vahyin Sesini duyuyorsunuz – İsa’ya, Buda’ya ve Muhammed’e konuşan Ses gibi bir Ses; tek bir bireyin değil, tüm Meleklerin birlikte Sesi.

Yanıt verebilenler için bir Vahiy zamanıdır. Yanıt verebilenler için bir çağrı ve büyük bir anlam ve onay zamanıdır. Ancak karşılık verebilmek için burada neye baktığınızı anlamanız gerekir. Elçi’nin dünyadaki öneminin farkına varmalısınız. Ve Tanrı’nın tüm Elçilerinin, O’nun Dünya’daki büyük amacı ve misyonunda O’nunla birlikte olduğunu anlamalısınız.

Bu, Tanrı’nın dünyadaki tüm gerçek dinlerin Kaynağı olduğunu anlamanızı gerektirecektir. Hepsi İlahi bir amaç ve niyetle başlamıştır. Ve hepsi zaman içinde değiştirilmiş ve başkalaştırılmıştır.

Ama şimdi Tanrı’nın Yeni Vahyi saftır. Vahyin Sesini bile duyuyorsunuz. İsa’ya, Buda’ya, Muhammed’e ve zaman içinde insanlığın refahına katkıda bulunmuş ve İlmin canlı tutulduğu, ruhani gerçekliğin canlı tutulduğu bir insan medeniyetinin inşa edilmesine yardımcı olmuş tüm büyük azizlere ve hümaniterlere söylenmiş olanlara çok benzeyen sözleri duyuyorsunuz.

İnsanlık, bu İlmin ve bu farkındalığın yeteri kadar insandaki gücü ve varlığı nedeniyle şimdiye kadar kendini yok etmemiştir. Ve bu mevcudiyet ve farkındalığın gücü sayesinde zaman içinde büyük işler ve bağışlar gerçekleşmiştir.

Ancak şimdi insanlığın hayatta kalması ve insan uygarlığının kendisinin hayatta kalması büyük bir tehlike altındadır; bu tehlike şimdiye kadar var olandan daha büyüktür – geçen yüzyılın dünya savaşlarından daha büyük, herhangi bir tehdit ya da meydan okumadan daha büyük.

Çünkü dünyaya egemen olmak isteyen başkaları da var ve onlar hedeflerine güç kullanmadan ulaşmaya çalışacaklar. Onlar insanlığı yok etmeye değil, insanlığı kendi amaçları doğrultusunda kullanmaya çalışacaklardır. Onlar Dünya’nın değerinin ve insan açgözlülüğü, cehaleti, rekabeti ve çatışması nedeniyle yağmalandığının farkındadırlar. Ve bunları -dünyanın değerini ve kaynaklarını- kendi ihtiyaçları ve kullanımları için korumak üzere müdahale edeceklerdir.

Ancak insanlık dünyayı kendisi, geleceği ve tüm insanların esenliği için koruyabilir. Ancak bunun için farkındalık ve anlayışta büyük bir değişim, Tanrı ve Tanrı’nın dünyadaki İşi hakkında büyük ve farklı bir anlayış ve Tanrı’nın her insanın içine yerleştirilmiş olan İlmin gücü ve varlığı aracılığıyla bireyleri ve tüm dünyaları nasıl kurtardığı hakkında büyük bir anlayış gerekecektir.

Bu yeni bir eşiktir, yeni bir eğitimdir, ancak tamamen doğal ve kim olduğunuza ve dünya halklarına içkin bir eğitimdir. Çünkü Tanrı insanlığı sever ve insanlığın içinde bulunduğu kötü durumu, ikilemi ve insan hatalarının ve yanlış anlamalarının nedenini anlar.

İşte bu nedenle Tanrı her bireyin içine keşfedilmeyi bekleyen İlmi yerleştirmiştir. Çünkü bireyi kurtaracak ve onu İlahi bağlantıya ve farkındalığa geri getirecek olan, başkalarıyla uyum içinde hareket etmesine ve ihtiyaçları her geçen gün artan bir dünyaya armağanlarını vermesine yol açacak olan budur.

Bu, Vahyin büyük zorluğudur. Vahyin büyük armağanıdır. Tanrı’nın yeniden konuştuğu, insanlığa, şimdi tüm insanlığa, kendisiyle uyum içinde görmek, bilmek ve hareket etmek; ihtiyaç içindeki bir dünyaya hizmet etmek; zor bir geleceğe hazırlanmak ve diğer karşıt güçlerin varlığında bu dünyada insan birliğini, egemenliğini ve özgürlüğünü korumak için büyük bir şans verdiği büyük zamandır.

Bu, dünyadaki tüm dinlerin temel inançlarını yeniden değerlendirmelerini ve tüm din mensuplarının Tanrı’nın dünyadaki Varlığına ve İşine nasıl karşılık verdiklerini yeniden gözden geçirmelerini gerektirecektir.

Bu büyük bir zorluk ama aynı zamanda kurtarıcı bir zorluk olacak. Çünkü burada bir grup diğerine karşı değildir. Burada kimse aşağılanmaz ve inkar edilmez. Burada hiçbir din tartışılmaz ve bir kenara atılmaz. Burada hiçbir insan unutulmaz ya da kötüye kullanılmaz. Burada Tanrı’nın yüce Sevgisi, Tanrı’nın yüce Şefkati ve Tanrı’nın yüce Bilgeliği tam anlamıyla açığa çıkar – bir grup ya da bir halk için değil, tüm insanlık için.

Bunların farkına varmak, bunları görmek ve temsil ettikleri büyük gerçeği idrak etmek için Vahiy’e gelmelisiniz. Onu okumalı, dinlemeli, incelemeli ve yaşamınızda ve koşullarınızda uygulamaya başlamalısınız.

Yaratıcı’nın kutsamalarını alabilmek için şikâyetlerinizi, öğütlerinizi ve sabit inançlarınızı bir kenara bırakacak alçakgönüllülüğe sahip olmalısınız – şimdi sizin için öyle bir güç ve netlikle verilmiştir ki, insan yorumuna ya da insan açıklamasına ihtiyaç duymayacak kadar eksiksizdir. Çünkü bu dünyaya şimdiye kadar verilmiş en büyük Vahiydir ve insanlığın okur-yazar olduğu, bir dünya topluluğunun ve bir dünya iletişiminin bulunduğu bir zamanda verilmiştir.

Bu geçmişin yalanlanması değil, geçmişin doğrulanmasıdır. Ancak bunu görebilmek için, Tanrı’nın bu dünyanın halkları için olan Planı ve Amacı hakkında yeni bir anlayışa sahip olmanız ve Tanrı’nın insanlığı neden şimdi yüzleşmek zorunda olduğu Daha Büyük Yaşam Topluluğu için hazırladığını ve Tanrı’nın insanlığı neden insan uygarlığını ve her yerdeki insanların refahını desteklemeye devam edebilmesi için dünyayı restore etmeye hazırladığını anlamanız gerekir.

Bunun için gözleriniz açık olmalıdır, çünkü Tanrı’nın Yeni Vahyi insan anlayışının, inancının ve iddialarının çoğunu çürütecektir, çünkü bunlar cehaletten -geçmiş cehaletten ve şimdiki cehaletten- doğmuştur. Bunlar yanlış anlama ve yanlış yorumlamadan doğmuştur.

Şu anda Buda’ya, İsa’ya ve Muhammed’e konuşan Sesi duyuyorsunuz. Ve Tanrı’nın Vahyi size bu üç büyük Elçinin bu zaman ve gelecek zamanlar için Elçi ile birlikte durduğunu söylüyor.

Çünkü dünyada sadece tek bir Elçi vardır ve o, kendisini gönderenleri ve onunla birlikte olanları temsil etmektedir. O, 1400 yılı aşkın bir süredir ilk kez Tanrı Sözü’nü dünyaya getiriyor – ilk kez. İşte bu kadar.

Bu bir inanç meselesi değildir. Bu bir tanıma, dürüstlük, alçakgönüllülük ve almaya isteklilik meselesidir. Bu, alıcı için bir meydan okumadır.

Tanrı’nın Yeni Vahyinde hiçbir kınama yoktur. İnsanlığa karşı bir yargı yoktur. Yanıt veremeyenleri bekleyen zalim bir ceza yoktur. Herkesin sadece tek bir şeye inanması gerektiği iddia edilmez, çünkü böyle bir şey asla söz konusu olamaz. Tanrı bunu bilir. Herkese uyan tek bir din asla olamaz, çünkü bu asla işe yaramayacaktır. Ve Tanrı bunu anlar.

İşte bu nedenle verilen Vahiy bireye böylesine bir güç vermekte ve kişisel vahyin yolunu açmaktadır ki geçmişin geleneklerinin zaman içinde insanlar tarafından nasıl kötüye kullanıldığı ve yanlış yorumlandığı göz önüne alındığında bunu başarmak çok zor olacaktır.

İsa, Buda ve Muhammed Elçi’nin yanındadır, çünkü Elçi onların dünyadaki büyük çalışmalarını, birbirleriyle uyum içinde sürdürdükleri büyük çalışmalarını devam ettirmektedir.

Çünkü hepsi gerçekte ve açıklıkta Tanrı’nın tek Amacını, tek İradesini ve tek Planını temsil etmektedir: insan vicdanını, insan etiğini ve insan medeniyetini geliştirmek; insanlığı bu dünyada ve Büyük Topluluk dünyaları içinde daha büyük bir geleceğe hazırlamak; zaman içinde insan özgürlüğünü korumak ve inşa etmek ve insan medeniyetinin burada Dünya’daki insanlık ailesi için gerçekten faydalı ve gerçekten sürdürülebilir olması için şefkat, kabul, bağışlama ve alçakgönüllülük inşa etmek.